Kurtuluş Günlerimiz

Ceyhan'ın Kurtuluşu

Ceyhan'ın Kurtuluşu
 06 Ocak 1922 Ceyhan'ın Kurtuluşu
CEYHAN’IN MİLLİ KAHRAMANI NOGAY İNCE ALİ…
ARAŞTIRMACI- YAZAR
BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SONRASINDA İMZALANAN 30 EKİM 1918 MONDROS MÜTAREKESİ, İTİLAF DEVLETLERİNE OSMANLI DEVLETİ’Nİ ORTADAN KALDIRMA FIRSATI VERMİŞTİ. MÜTAREKEYİ TAKİBEN İTİLAF DEVLETLERİ DAHA ÖNCE YAPMIŞ OLDUKLARI GİZLİ ANTLAŞMALAR GEREĞİNCE, OSMANLI ÜLKESİNİ İŞGAL VE İSTİLAYA BAŞLADILAR. BÜYÜK BİR İSTEKLE BU İŞGAL VE İSTİLAYA GİRİŞMELERİNİN BİR NEDENİ DE BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SÜRESİNCE DÖRT YIL KENDİLERİNİ GÜÇ DURUMLARA DÜŞÜREN VE “ HASTA ADAM” DİYE NİTELENDİRDİKLERİ OSMANLI DEVLETİ’NİN ASIL SAHİBİ VAZİYETİNDEKİ “ BÜYÜK TÜRK MİLLETİ’Nİ EZMEK VE BAĞIMSIZLIĞINA SON VEREREK, YOK ETMEK” DÜŞÜNCESİDİR. BU DÜŞÜNCE İLE HER İŞE KARIŞARAK HAKSIZ VE YERSİZ İSTEKLERİNİ GERÇEKLEŞTİRMEYE ÇALIŞTILAR.
MÜTAREKE YÜRÜRLÜĞE GİRER GİRMEZ, 1 KASIM 1918’DE İNGİLİZ ASKERİ KUVVETLERİ, MÜTAREKENİN BAŞINDA BULUNDUKLARI SINIRI GEÇEREK, TÜRK KUVVETLERİNİN ELİNDE OLAN MUSUL’UN YİRMİ KİLOMETRE GÜNEYİNDEKİ HAMAMALİK’İ İŞGAL ETTİLER. DAHA SONRA OSMANLI KUVVETLERİNİN ANLAŞMA GEREĞİ ÇEKİLMESİ İLE 9 KASIM 1920’DE MUSUL TAMAMEN İŞGAL EDİLDİ.
İNGİLİZLER, 9 KASIM 1918’DE İSKENDERUN’DAN SONRA AMANOS SIRA DAĞLARI İLE PAYAS ÇİZGİSİ ARASINDAKİ BÖLGEYE İLERLEDİLER. İNGİLİZLERİN MONDROS MÜTAREKESİ’NE AYKIRI ÇUKUROVA BÖLGESİNDEKİ İLK GİRİŞİMLERİ İSKENDERUN’DAN BAŞLADI. 9 KASIM 1918’DE 15 KİŞİLİK BİR KUVVETLE ŞEHRİ TEHDİTLE İŞGAL EDEN İNGİLİZLER, ŞEHRİN ETRAFINDA GENİŞÇE BİR BÖLGEYİ DE ELLERİNE GEÇİRDİLER. İNGİLİZLERİN BU HAREKETİNDEN SONRA 27 KASIM 1918 TARİHİNDE ADANA İKİNCİ ORDU KOMUTANI NİHAT PAŞA, İNGİLİZLER KİLİS- PAYAS ÇİZGİSİNİ GEÇERLERSE SİLAHLA KARŞI KOYMAK ÜZERE ASKERLERİNE EMİR VERDİ. FAKAT ONUN BU EMRİ OSMANLI HÜKÜMETİ TARAFINDAN GERİ ÇEKİLDİ. OSMANLI HÜKÜMETİ’NİN İŞGALE KARŞI DİRENİŞ GÖSTERMEMESİ ÜZERİNE GENERAL ALLENBY’NİN EMRİYLE KASIM 1918’DE MERSİN’E ÇIKARMA YAPAN VE İŞGAL SAHASINI ADANA’YA KADAR GENİŞLETMEK İSTEYEN İNGİLİZLERİN ARDINDAN, İŞGALE KATILAN FRANSIZLAR, ÇOĞUNLUĞU ERMENİLERDEN MEYDANA GELEN KUVVETLERİYLE 11 ARALIK 1918’DE DÖRTYOL’A ÇIKARMA YAPTILAR. DÖRTYOL’DAN ADANA’YA DOĞRU İLERLEYEN İNGİLİZLER DE CEYHAN’I İŞGAL ETTİLER.
CEYHAN’IN İŞGALİ SONRASINDA GÜNLERCE ACI İÇİNDE KALAN VE SABIRLA HER ŞEYİN DÜZELMESİNİ BEKLEYEN CEYHANLILAR, DAĞLARA DOĞRU YOL ALIYORLARDI. OLUŞTURULAN KUVA-YI MİLLİYE BİRLİKLERİNE KATILIYORLARDI. ÖZELLİKLE DE MERCİMEK KÖYÜNDEN VE ASLEN NOGAY OLAN İNCE ALİ ÇETESİ HER GEÇEN GÜN DAHA DA GÜÇLENİYORDU. KARARGÂHI MERCİMEK’TE OLUP, YILANKALE’DEN SARI AHMET, SEYİT MURAT, HACI MURAT VE YEŞİLHÖYÜK’TEN HÜSEYİN BOYDAK’LA BİRLİKTE DAHA ÇOK KIRIM VE NOGAY’DAN OLUŞAN YÜZE YAKIN ÇETESİYLE İNCE ALİ DÜŞMANLA MÜCADELEYE BAŞLADI.
İNCE ALİ’NİN MENSUP OLDUĞU VE ÇETE KURDUĞU NOGAYLAR, CEYHAN’IN İLK YERLEŞİK TOPLULUKLARIYDI. 1853- 56 KIRIM SAVAŞI SIRASINDA RUSLARIN BASKILARI ÜZERİNE BİNLERCE HANE ANADOLU’YA GÖÇ ETMİŞLERDİ. DENİZ YOLUYLA İSTANBUL’A GELEN NOGAYLAR’IN 4101 HANESİ OSMANLI DEVLETİ’NİN İSKÂN YERİ OLARAK GÖSTERDİĞİ HAMİTE KALESİ İLE MİSİS ARASINDAKİ BÖLGEYE, ÖZELLİKLE ASIL YURTLARINDAKİ KOBAN NEHRİ’NE BENZETTİKLERİ CEYHAN NEHRİ’NİN İKİ KIYISINA YERLEŞTİLER. HAYVANCILIKLA BİRLİKTE YİYECEKLERİ KADAR DA DARI, BUĞDAY VE ARPA YETİŞTİREN NOGAYLAR, CEYHAN’A GELDİKLERİNDE HER TARAF BÖĞÜRTLENLİK VE ZIRCARLIKTIR. NOGAYLARIN BİR BÖLÜMÜNÜN YERLEŞTİĞİ BÖLGEYE NOGAYCA “ KOPÇAK” ADINI VERMİŞLERDİR. İLK GELENLERDEN ABDULKADİR AĞA 1864 YILINDA BU KÖYE BİR CAMİ YAPTIRMIŞTIR. BU CAMİ CEYHAN’IN İLK TEMEL YAPILARINDAN BİRİ OLMUŞTUR. BÖLGEYE YERLEŞEN NOGAYLARIN İLK GELDİKLERİ YILLARDA ÇOĞUNUN SALGIN HALE GELEN KOLERA VE SITMADAN ÖLDÜKLERİ HİÇ UNUTULMAMIŞTIR. BİR ZAMANLAR TOPRAKLARININ İŞGAL EDİLMESİYLE CEYHAN’A GÖÇ EDEN NOGAYLAR BU TOPRAKLARIN DÜŞMAN İŞGALİNDEN KURTULMASI İÇİN İLK KUVA-YI MİLLİYECİLERDEN OLMUŞLARDIR. İNCE ALİ KISA ZAMANDA CESURLU VE SAVAŞÇILIĞIYLA BÖLGE DE TANINIR HALE GELMİŞTİR. BOYUNUN İNCE VE UZUN OLUŞU NEDENİYLE İNCE ALİ LAKABIYLA ANILIYORDU. ÇOK AZ KONUŞTUĞU İÇİNDE SÖYLEMEZ ALİ OLARAK TA BİLİNİRDİ. DELİ DOLU BİR KİŞİLİĞE SAHİPTİ. BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI’NA KATILMAMIŞ KAÇAK DURUMUNA DÜŞMÜŞTÜ. YILLARCA ARANDIKTAN SONRA İŞGALİN BAŞLAMASIYLA AF EDİLMİŞTİ.
HALKIN VE CİVAR KÖYLERİN KATILIMIYLA MİLLİ MÜCADELE DAHA DA GÜÇLENDİ. ÖZELLİKLE MUSTAFA KEMAL’İN SİVAS KONGRESİNDEN SONRA BÖLGEYE GÖNDERDİĞİ YÜZBAŞI TUFAN BEY’LE GÖRÜŞEN VE ONA KATILAN KUVA-YI MİLLİYECİLER VUR KAÇLARI BIRAKARAK GECELİ GÜNDÜZLÜ SAVAŞLARA BAŞLADILAR. FRANSIZ VE ERMENİLERİN KÖYLERE BASKINLARINA KARŞI DİRENİŞLER ARTTI. YÜZDEN FAZLA MÜCAHİTTEN OLUŞAN ÇETESİYLE İNCE ALİ, TUFAN BEY’LE GÖRÜŞEREK MÜFREZE KOMUTANI OLARAK MİLLİ MÜCADELEDE YERİNİ ALDI. ERMENİLERİN KARŞISINA MİSİS, TILAN DEMİRYOLU, TUMLU, MERCİN VE MERCİMEK BÖLGELERİNDE KAHRAMANCA SAVAŞARAK ÇIKTI. BASKINLARDAN KAÇAN KÖYLÜLERİN İMDADINA YETİŞTİ. MÜCAHİTLERİN İHTİYAÇLARINI KARŞILAMAK İÇİN BİRÇOK KÖY DOLAŞTI. VARLARINI YOKLARINI ORTAYA KOYAN KÖYLÜLERİN CANLARINA VE MALLARINA ZARAR GELMEMESİ İÇİN ÇETELERİNİ KÖY ÇEVRELERİNE YERLEŞTİRDİ. VUR KAÇLAR VE ANİ BASKINLARLA BİRÇOK ERMENİ VE FRANSIZ’I ÖLDÜRDÜ.
CEYHAN’DA VERİLEN KURTULUŞ MÜCADELESİ ÇUKUROVA’NIN SICAK YAZ GÜNLERİNDE DEVAM ETTİ. TÜRK İNSANI ERMENİLERE KARŞI MÜCADELE AZMİNİ KAYBETMEDİ. ÖZELLİKLE AĞUSTOS 1920’DE MERCİN’DE İKİNCİ ÇANAKKALE DESTANI YAZILDI. MERCİN, CEYHAN’A 15 KM. UZAKLIKTA VE CEYHAN NEHRİ’NİN BİRKAÇ KM. DOĞUSUNDA YER ALAN BİR KÖYDÜR. KÖYÜ İKİYE BÖLEN MERCİN SUYU BİRKAÇ KM. İLERİDE CEYHAN NEHRİ’NE KARIŞMAKTAYDI. MERCİN KÖYÜ İŞGALİN İLK GÜNLERİNDEN BU YANA DEVAMLI ERMENİLERİN BASKINLARINA HEDEF OLUYORDU. BİRÇOK KEZ YAKILIP YIKILAN KÖYÜN İNSANLARININ ÇOĞU DA KURŞUNU DİZİLEREK ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ. KUVA-YI MİLLİYE BİRLİKLERİ BURAYA YERLEŞTİKTEN SONRA FRANSIZ VE ERMENİLER BURADAKİ DİRENİŞİ BİR TÜRLÜ KIRAMIYORLARDI. MERCİN’E YERLEŞEN ÇETE KUVVETLERİ HER FIRSATTA DEMİRYOLU RAYLARINI SÖKÜYOR, BOMBA KOYARAK BOZUYORDU. TREN GELİNCE, BOZULMUŞ RAYI GÖREN FRANSIZLAR ONARIM İÇİN İNDİKLERİNDE SİPERLERDE BEKLEYEN ÇETELERCE ATEŞ EDİLİYORDU. ANCAK DEMİR LEVHALARLA VE KUM TORBALARIYLA TAKVİYE EDİLMİŞ OLAN ZIRHLI VAGONLARDAN YORDANFİL DENİLEN HAFİF MAKİNELİLERLE ATEŞ EDİLİYOR VE BOZULAN RAYLAR KISA ZAMANDA TAMİR EDİLİYORDU. BU OLAYLARIN SIK SIK TEKRARLANMASI, ADANA – İSKENDERUN ARASINDAKİ GÜVENLİĞİN TAM OLARAK SAĞLANAMAMASI FRANSIZLARI ÇOK KIZDIRIYORDU. BU NEDENLE ÇETELERİN GERİ ÇEKİLDİKLERİ KARARGÂHLARI HALİNE GELEN MERCİN KÖYÜNE ANİ BİR BASKIN YAPARAK, BURADAKİ KUVA-YI MİLLİYE GÜCÜNÜ YOK ETMEK İSTİYORLARDI. AYNI ZAMANDA ARKADAN DOLAŞARAK RAHATÇA DİĞER KARARGÂHLARA DA BASKINLAR YAPABİLECEKLERDİ.
MERCİN’E YERLEŞEN KUVA-YI MİLLİYECİLERDEN HACI ALİ EFENDİ, İSMAİL VE ALİ CAF MÜFREZELERİ ANİ BİR BASKINA HAZIRLIKLI BİR ŞEKİLDE HAREKET HALİNDEYDİLER. BU SIRADA İNCE ALİ ÇETESİ İSE, CEYHAN HÖYÜĞÜNDEYDİ. 18 AĞUSTOS 1920 GÜNÜ FRANSIZLAR, SABAHIN İLK IŞIKLARIYLA MERCİN’E KUVVETLİ BİR KEŞİF KOLU GÖNDERDİLER. KUVA-YI MİLLİYECİLER ONLARI ATEŞLERLE KARŞILADILAR. ÖĞLENE KADAR SÜREN ÇATIŞMALARDAN FRANSIZLAR BAŞARI SAĞLAYAMADILAR. KUVA-YI MİLLİYECİLER BU İLK SALDIRI KARŞISINDA KAHRAMANCA SAVAŞTILAR. AZ OLMALARINA RAĞMEN DÜŞMANI GERİ PÜSKÜRTTÜLER. FRANSIZLAR, ORADAN KAÇARAK CEYHAN’A GERİ DÖNDÜLER. BU ZAFER MÜCAHİTLERİ KURTULUŞ İÇİN DAHA DA UMUTLANDIRDI.
CEYHAN’A DÖNEN FRANSIZLAR DAHA KUVVETLİ BİR SALDIRI İÇİN HAZIRLIKLARA BAŞLADILAR. MERCİN’DE YAŞANILAN MÜCADELEYİ DUYAN KUVA-YI MİLLİYECİLER İSE ORAYA DOĞRU HAREKETLENDİLER. NURİ ÇAVUŞ ÇETESİ, TATARLI BÖLÜĞÜ KUMANDANI HÜSNÜ ÇOKLUN VE ÇETESİ, ELMAGÖL’DEN HACI İBRAHİM AĞA ÇETELERİ, CÜCE ARİF ÇETESİ, KÖSRELİ’DEN HACI ALİ EFENDİ ÇETESİ, NECİP AĞA ÇETESİ VE CERİTLER’DEN KARA SÜLEYMAN ÇETESİ MERCİN’DE BİRLEŞTİLER. İNCE ALİ VE CAFLAR MERCİN’DE KARARGÂH KURDULAR. MERCİN ONLAR İÇİN ÇANAKKALE OLMUŞTU. ÇANAKKALE GEÇİLMEDİ. ELBETTE MERCİN’DE GEÇİLMEYECEKTİ. BU AMAÇLA FRANSIZLARIN DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE SALDIRACAKLARI HABERİNİ ALAN MÜCAHİTLER İSTİHKÂMLARI ÇOĞALTTILAR VE DERİNLEŞTİRDİLER. 202’DEN FAZLA MÜCAHİT GECELİ GÜNDÜZLÜ SİPERLER KAZDILAR. EVLERDEN GETİRİLEN ÇİNKOLARLA, TAHTA PARÇALARIYLA İSTİHKÂMLAR KAPATILDI. ÜZERİLERİ TOPRAKLA ÖRTÜLDÜ. MERCİN KÖPRÜSÜ DE MİLLİ KUVVETLER TARAFINDAN YIKILDI. KÖYÜN ÇEVRESİNE ATLI NÖBETÇİLER DİKİLDİ. BOL CEPHANE GETİRİLDİ. TUFAN PAŞA’NIN EMRİYLE ÇETELERİN SAYISI ÇOĞALTILDI. İNCE ALİ VE ÇETESİ HER AN GELEBİLECEK BİR SALDIRIYA KARŞI HAZIRLIKLI BİR ŞEKİLDE GECELİ GÜNDÜZLÜ NÖBET TUTTULAR. 28 AĞUSTOS GECESİ YOLA ÇIKAN ÇOK SAYIDA FRANSIZ VE ERMENİ KUVVETLERİ ŞAFAK SÖKERKEN MERCİN’E GELDİLER
İNCE ALİ VE SABİTZADE AHMET EFENDİ, İSTİHKÂMLARI TEK TEK DOLAŞIYOR VE MÜCAHİTLERİN SABIRLI OLMASINI İSTİYORLAR VE ONLARA MORAL VERİYORLARDI. TEK BİR KURŞUNUN BİLE BOŞA GİTMESİNİ İSTEMİYORLARDI. ÖZELLİKLE İNCE ALİ VE SABİTZADE AHMET DUR DURAK BİLMİYORDU. SABAHIN İLK IŞIKLARIYLA SAVAŞ BAŞLADI. GÜN BOYUNCA SÜREN ÇATIŞMALAR SONUCUNDA MİLLİ KUVVETLER FRANSIZLARI BOZGUNA UĞRATTILAR.
MERCİN ZAFERİ SONRASI KUVA-YI MİLLİYECİLER DESTANLAŞTILAR. FRANSIZLAR KOMUTANLARI İLE BİRLİKTE 300’DEN FAZLA KAYIP VERDİLER. MİLLİ KUVVETLERİMİZ İSE 7 ŞEHİT VE 15 YARALI İLE MERCİN ZAFERİNİ KAZANMIŞLARDI. MERCİN’DE YARALANAN SABİTZADE AHMET EFENDİ, BİR ARABAYLA KÖYÜN CAMİSİNE GÖTÜRÜLDÜ. BURADA YARALARI SARILDI. SONRA TEDAVİ EDİLMESİ İÇİN KOZAN’A DOĞRU BİR ARABA İLE YOLA ÇIKARILDI. FAKAT CEYHAN’IN DÜŞMAN İŞGALİNDEN KURTULMASI İÇİN BÜYÜK EMEK SARF EDEN SABİTZADE AHMET EFENDİ’YE ŞEHİTLİK NASİP OLDU. MERCİN SAVAŞINDA KAHRAMANLAŞAN İNCE ALİ, CEYHANLILAR İÇİN EFSANELEŞTİ. İSTİKLAL MADALYASI İLE ÖDÜLLENDİRİLDİ.

http://ceyhanrehberi.org/yusuf_deliloca_ince_ali_cukurova.asp

 

 
Ceyhan'ın kurtuluşu ile ilgili şiir
 
 

Ceyhan’ı Kurtardık

Düşmanın her yanı yakıp da, yıktı
Yükseldi alevler tüm semaya çıktı
Siper ettiğin göğüs çelikten pekti
İnana-inana kurtardık

Ceyhanlım yurt için aktıysa kanın
Şehitlik namına, yükselmiş şanın
Yedi düvelin dilindedir bak namın
Nam sala-sala kurtardık

Sadece yiğit olanlar yapardı bu işi
Çarpıştı ölümle; mert, er olan kişi
Dünyada; var mıdır ki benzeri-eşi
Tarih yaza-yaza kurtardık

Her yandan düşman toplar atıyor
Durmayın arkadaşlar vatan batıyor
Bakın bulutlar bile matem tutuyor
Yaratana güvene-güvene kurtardık

Kadın, erkek demedi koşarak geldi
Adeta fırtınalı, tipili azgın bir yeldi
Önünde durulmayan bulanık seldi
Düşmanları boğa-boğa kurtardık

Toplar, tüfekler yoktu elimiz boşta
İhtiyarı, genci, toyu hep aynı yaşta
1922 yılında; soğuk, ayaz bir kışta
Ölüme koşa-koşa kurtardık

Silah yoksa baltayla, oduna n’oldu
İnancım kurtuluşa giden tek yoldu
Çok şükür Ceyhanlım muzaffer oldu
Kazma-kürekle vura-vura kurtardık

Bu günü yaşarken sakın unutma dünü
Galibin, haklının tarihte yükselir ünü
Bulutlu bir Ocak ayının; altıncı günü
Al bayrakları asa-asa kurtardık

Senin eserin oldu bu iş tarihte durur
İnsanoğlu fanidir; eni sonunda ölür
Haksızlıklar sonunda belasını bulur
Binlerce şehit vere-vere kurtardık

Sorun hele bir bu yiğitler kim-nereli
Yürekler çelikten; yüzler yara-bereli
Hadi kalk; ilk hedef Akdeniz’dir ileri
Domuzları süre-süre kurtardık
 

Oktay Doğan

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol